Bugünlerde basında manevi mertebelere sahip olduğum hakkında lâyık olmadığım iltifatlarda bulunulmuş. Hocamız Ken’an-er Rifai tekke ve zaviyelerin kapatılmasıyla ilgili kanundan sonra ululemre itaatin şeriat olduğunu ve Allah’ın isteği dışında hiçbir şeyin gerçekleşemeyeceğini öğreterek tekkesini kapattı ve dedi ki: “Herhangi bir memlekette nizam ve muvâzeneyi sağlayan kanunların hiçbiri şeriatın haricinde olamaz’’[1] ve ‘’Vasıtalı olsun, vasıtasız olsun, her yerde tecelli eden Allah’tır. Tekkeleri kapadılar, şöyle yaptılar, böyle yaptılar, deme... yaptıran Allah’tır. Bunu sen anlamamakla böyle olmaması icap etmez. Kimsede kabahat yoktur. Yapan, tertip ve tanzim eden Allah’tır. Bunu sen idrak etmemekle böyle olmaması icap etmez. Sen çocuğunu ateşe yaklaşmaktan men edersin ama o, bunu takdir eder mi? Kızar ve ağlar. Hakk’ın her yaptığında bir hikmet vardır. Bunu görebilmek de tevhiddir.”[2]
Kendisine ‘’Tekke nedir?’’ diye sorulduğunda, “Sema’nın ve zikrin hakikatine vasıl olan kimseye ten tekke, gönül makam olmuştur.” diye cevap vermişlerdir.[3]
Ken’an er-Rifai, dinin hakikatini yaşama biçimi olan tasavvufu, akademik seviyede yaşayan ve yaşatan hocalar tarafından öğretilmelidir diyerek günümüz kültürüne ışık tutmuştur. Bize miras olarak bıraktığı Allah ve Hz. Muhammed aşkı ile yazdığı eserleriyle, yetiştirdiği öğrencileriyle bu hakikati aşikâr etmiştir. Hakiki müslümanlığın Hz. Peygamber aşkı ile, sünnetine ve şeriatına itibarla, hakkı görerek halka hizmet etmek olduğunu yaşayarak, eğiterek, yazarak bildirmiştir.
Bendeniz, hocam Samiha Ayverdi ve annem Meşkure Sargut’un şahsında Ken’an er-Rifai’nin bu öğrettiklerinin yaşam şeklinde uygulanmasını gördüm ve öğrendim. Ayrıca maddi-manevi makamların, mevkilerin ve taltiflerin bu dünyaya ait olduğunu, Allah’ını, Peygamberini seven insanın bunlara itibar etmesinin ne büyük esaret olduğunu hocalarımdan öğrendim. Dilerim ki bizlere verilen bunca emek boşa gitmez. Allah bizlere kul olmayı, halka hizmet için öğrendiklerimizi yaşamayı ve anlatmayı nasip etsin.
Kendisi devrinde dört tarikin şeyhliğini yapmış, Mevlevilik icazeti kendisine Mesnevi Şerhine hayran kalan Çelebi ailesi tarafından bizzat verilmiştir.
Rifailik icazetini Medine’den Hamza Rifai Hazretlerinden, Kadirilik icazetini kendi mürşidi Hazret-i Ethem’den, Şazeli icazetini ise bir Şazeli şeyhinden almıştır. Rüyasında Şazeli Hazretlerini gören bu şeyh, Şazeli Hazretlerinin emri üzerine bu icazeti Ken’an Rifai Hazretlerine vermiştir.
Ken’an er-Rifai Hazretleri devrinin en büyük alim, mutasavvıf, bestekâr, şair ve edebiyatçı şeyhlerinden biridir. Şeyhülislam Nesimi Efendi, Şeyhülislam Abdullah Efendi, Şeyhülislam Haydarizade İbrahim Efendi, Maarif Muhasebecisi Şükrü Bey, Gülzar-ı Hakikat Muharriri Rahimi Efendi, Gazi Ahmed Muhtar Paşa, Şair Yusuf Ziya Bey, şeyhler, beyler, paşalar... Hesaba gelmeyecek sayıda devrin alimi kendisinin talebesi olmuştur.
Hz. Mevlana’nın devrinde olduğu gibi Hristiyan papazları, museviler de onun manevi bilgisinden yararlanmak ihtiyacı ile sohbetine devam etmişlerdir.
Eserleri:
Muktezâ-yı Hayat
Camille Flammarion’dan tercüme Dünyanın İnkılabı
Rehber’i Salikin
Tuhfe-i Ken’an
Ahmed er-Rifai
İlâhiyât-ı Ken’an (ilahileri ve besteleri)
Bir cilt şerhli Mesnevi-i Şerif
Kendisi ile ilgili öğrencilerinin yorumu onun manevi büyüklüğü yanında okyanusta zerre gibidir. Allah’ı tam manasıyla aksettiren her kamil insan gibi sanatı her yönüyle uygulamış, şiirleriyle, edebiyatıyla, besteleriyle, yaşayışıyla, yetiştirdikleriyle hakiki bir Allah sevgilisi olduğunu her an aşikâr etmiştir. Samiha Ayverdi kendisi ile ilgili bilgi vermek için uzun bir metin hazırlamışlar, hocamız bu metni görünce yırtmış ve demiş ki; “Samiha, söyle ki benim hocam bir hiçtir.” İşte kulluğun ve tevazunun bundan güzel tarifini biz görmedik. Allah kendisinden razı olsun.
Kendisi ile ilgili bilgi edinilebilecek eserler:
İslam Ansiklopedisi, Ken’an Rifai, Cilt 25, sf: 254-255
İslam ve Tarikatler, Mehmet Demirci
Tasavvuf, Mahir İz
Tasavvuf ve Tarikatler, Yaşar Nuri Öztürk
Misyonerlik Karşısında Türkiye, Samiha Ayverdi
Türk Musikisi Ansiklopedisi
Sufi Kadınlar, Camille Helminski
Aşkın Gül Bahçesi – Hatice Cenan Sultan s: 359
Hazineyi Paylaşmak – Samiha Ayverdi s: 375
Notlar:
[1] Ken’an er-Rifai, Sohbetler, sf: 103
[2] Ken’an er-Rifai, Sohbetler, sf: 214
[3] Ken’an er-Rifai, Sohbetler, sf: 615